KAZANAN DOĞRULUK OLSUN

07.04.2016 - 06:31, Güncelleme: 01.12.2021 - 20:21 2052+ kez okundu.
 

KAZANAN DOĞRULUK OLSUN

Münihin Sesi köşe yazarlarından Hüseyin Oluç'un KAZANAN DOĞRULUK OLSUN başlıklı yazısına haberin devamından ulaşabilirsiniz.
Doğruluk, baskalarin maslahatini gözeterek , onlara doğru bilgi ulaştırmaktır. Doğru olmak, hem doğru söylemek hem doğru düşünmek hem de doğru davranış göstermektir. Insan her işte doğru olanı bildirmeli, kendi zararına veya yakınları aleyhine olsa bile doğru soyu söyleyebilmelidir. Doğru sözlü olmanın verdiği güven duygusu, toplum fertleri arasındaki bağların çözülmesini, aralarındaki dayanışmanın kaybolmasını önler.Ayrıca doğru insan kendi kendisiyle çelişkiye düşmez. Kısacası yalanciliktan doğabilecek bütün psiko-sosyal problemrin onu alınmış olur. Doğruluk, insanların iç dünyalarını huzura kavusturur. Birilerini aldatırsak, esasen farkına varmadan dinimizin sinesinde bir yara açmış oluruz. Bir yerde yatırım yapıyoruz, iş adamıyız, birileriyle anlaşma yapıyoruz, birilerine hak ve hakikati anlatıyoruz; birileri bizi bir yere koymuş bir şey zannediyorlar.. biz şahsî hayatımız itibarıyla sadâkati/doğruluğu deldiğimiz takdirde hiç farkına varmadan karşı tarafın düşüncesinde, anlayışında, bakışında, dinde bir delik açmış oluruz; “Bu din de delik!.. Bunda da boşluklar var.” derler. Bu açıdan da bir hukuk-u âmme gibidir.  Ziya Paşa şöyle der “Insana sadakat yarışır görse de ikrah Yardımcısıdır doğruların Hazreti Allah“ SABAHINDA SAHIBI VAR Kral, demirciyi çağırtıp “Yarına kadar bin tane çivi yapmazsan şafakta asılacaksın” demiş. Bir günde bin çivinin yapılamayacağını bilen demirci hiçbir endişe duymadan çivi yapmaya başlamış. Yakınları ağlayıp sızlarken o çalışmaktan ağlamaya zaman bulamazmış. Kaygısızlığını hatırlatanlara da “Sabahın sahibi var” dermiş. Şafak yaklaşırken saraydan bir adam koşarak gelir. Yakınları ağlamayı hızlandırır. Saraydan gelen adam “Ne kadar yaptınsa hemen ver. Kral öldü tabutuna çakacağız” der. Dostlarım; en iyisimi sonucu ne olursa olsun doğruluktan ve centilmenlikten ayrılmayalım. İnsanın arkadaşı çok olabilir fakat özü ve sözü doğru dostu çok azdır. Sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Hüseyin Oluc- Gazeteci-Ekonomistgazeteciyim20@gmail.com
Münihin Sesi köşe yazarlarından Hüseyin Oluç'un KAZANAN DOĞRULUK OLSUN başlıklı yazısına haberin devamından ulaşabilirsiniz.

Doğruluk, baskalarin maslahatini gözeterek , onlara doğru bilgi ulaştırmaktır. Doğru olmak, hem doğru söylemek hem doğru düşünmek hem de doğru davranış göstermektir. Insan her işte doğru olanı bildirmeli, kendi zararına veya yakınları aleyhine olsa bile doğru soyu söyleyebilmelidir. Doğru sözlü olmanın verdiği güven duygusu, toplum fertleri arasındaki bağların çözülmesini, aralarındaki dayanışmanın kaybolmasını önler.Ayrıca doğru insan kendi kendisiyle çelişkiye düşmez. Kısacası yalanciliktan doğabilecek bütün psiko-sosyal problemrin onu alınmış olur. Doğruluk, insanların iç dünyalarını huzura kavusturur.

Birilerini aldatırsak, esasen farkına varmadan dinimizin sinesinde bir yara açmış oluruz. Bir yerde yatırım yapıyoruz, iş adamıyız, birileriyle anlaşma yapıyoruz, birilerine hak ve hakikati anlatıyoruz; birileri bizi bir yere koymuş bir şey zannediyorlar.. biz şahsî hayatımız itibarıyla sadâkati/doğruluğu deldiğimiz takdirde hiç farkına varmadan karşı tarafın düşüncesinde, anlayışında, bakışında, dinde bir delik açmış oluruz; “Bu din de delik!.. Bunda da boşluklar var.” derler. Bu açıdan da bir hukuk-u âmme gibidir. 

Ziya Paşa şöyle der

“Insana sadakat yarışır görse de ikrah

Yardımcısıdır doğruların Hazreti Allah“

SABAHINDA SAHIBI VAR

Kral, demirciyi çağırtıp “Yarına kadar bin tane çivi yapmazsan şafakta asılacaksın” demiş. Bir günde bin çivinin yapılamayacağını bilen demirci hiçbir endişe duymadan çivi yapmaya başlamış. Yakınları ağlayıp sızlarken o çalışmaktan ağlamaya zaman bulamazmış. Kaygısızlığını hatırlatanlara da “Sabahın sahibi var” dermiş.

Şafak yaklaşırken saraydan bir adam koşarak gelir. Yakınları ağlamayı hızlandırır. Saraydan gelen adam “Ne kadar yaptınsa hemen ver. Kral öldü tabutuna çakacağız” der.

Dostlarım; en iyisimi sonucu ne olursa olsun doğruluktan ve centilmenlikten ayrılmayalım. İnsanın arkadaşı çok olabilir fakat özü ve sözü doğru dostu çok azdır.

Sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum.

Hüseyin Oluc- Gazeteci-Ekonomist
gazeteciyim20@gmail.com

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve munihinsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.