TAKSİM MEYDANINI YENİDEN ÖZGÜRLEŞTİRECEĞİZ

Siyaset 14.03.2019 - 13:35, Güncelleme: 01.12.2021 - 20:21 2545+ kez okundu.
 

TAKSİM MEYDANINI YENİDEN ÖZGÜRLEŞTİRECEĞİZ

DİSK (Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu)’in ilk kadın Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliği çerçevesinde Münih Türkiye Halk Derneği tarafından gerçekleştirilen “Kadın ve Emek” etkinliğinin konuğu oldu. Çerkezoğlu, bu seneki 1 Mayıs’ı Taksim Meydanı’nda kutlamak için mücadelelerinin devam edeceğini söyledi.
Münih Türkiye Halk Derneği tarafından önceki gün gerçekleştirilen “Kadın ve Emek” konulu söyleşinin konukları DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, SPD Kadın Kolları ve “München ist Bund” Başkanı Micky Wengatz idi.  DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu; “Mustafa Kemal Atatürk’ün birçok ülkeden önce kadınlara seçme ve seçilme hakkını vermesi çok anlamlı bir gelişme maalesef ki kadın ve erkek günümüzde de eşit değil. Eşitliğin sağlanabilmesi için toplumun her kesimi tarafından bu eşitliğin kabul edilmesi gerekir. Hayatın her alanında yeniden üretilen eşitsizlik ile karşı karşıyayız. Yapılan araştırmalarda günümüzde her on kadından sadece üçü çalışabiliyor. Kadınlar aynı işi yaptıkları halde erkeklerden en az %20 daha az kazanıyorlar. Maalesef Kadın erkek arasındaki eşitsizliği eğitim ortadan kaldırmıyor. Eğitimleri ne olursa olsun kadınlarımız iş yerlerinde baskı, şiddet, mobbing ile karşı karşıya kalıyorlar. Bu konuda sendikalara da kadın olarak bizlere de çok büyük görevler düşüyor” dedi.  Çözüm “sol politikalarda”  Şuan sadece Türkiye’de değil tüm dünyada hiçbir şey vaat etmeyen, sadece baskı ve savaş vadeden bir sistemin bulunduğunu söyleyen Çerkezoğlu; “Maalesef içinde bulunduğumuz sistem kadın düşmanlığı vaat ediyor. O nedenle bu sistem gericilik, sağcılık, kadın düşmanlığı ile ayakta durabiliyor. Bu emperyalist, kapitalist sistemin dünyanın her yanında çözümü sosyal adaletli, eşitlikçi, adaletli politikalardır” dedi.  8 Mart yürüyüşüne tek müdahale eden ülkeyiz…  8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü önceki gün Taksim Meydanı’nda kutlayan kadınlara polisin biber gazı ve plastik mermi ile müdahale ettiğine de değinen Çerkezoğlu; “ Dünyanın her tarafında 8 Mart akşamı gece yürüyüşleri, kadın yürüyüşleri olur. Bu yürüyüşlere tek müdahale edilen ülke ne yazık ki Türkiye. Tıpkı 1 Mayıslarda yaşadığımız tabloyu ilk kez bu 8 Mart’ta yaşadık. Her yıl yürüdüğümüz o sokaklarda, caddelerde bu yürüyüş engellendi. Var olan güçler ayrılığı ilkesinin, hukukun üstünlüğünün bütünüyle ortadan kaldırıldığı ve tüm yetkilerin tek kişide toplandığı başkanlık rejimi dedikleri yeni bir rejimin -tek adam - rejiminin (burada adam lafının altını çiziyorum çünkü diktatörlük rejimleri hep erkekler tarafından hayata geçirilir onun için de adı tek adam rejimidir) Türkiye’de de böyle baskıcı otoriter bir rejimin kurulmaya çalışıldığı bir dönemde 8 Mart’ı karşılıyoruz. O nedenle verdiğimiz bütün mücadeleler hem kendi emeğimize, bedenimize, kimliğimize sahip çıkma, özgürlük mücadelesi aynı zamanda bu ülkede ortadan kaldırılmaya çalışılan demokrasiye, cumhuriyete, ülkemize sahip çıkma mücadelesidir. Kadının eşit haklar ve özgürlük mücadelesi bizim topraklarımızda aynı zamanda demokrasiyi de, cumhuriyeti de yeniden kurma mücadelesidir” dedi.  Taksim Meydanı özgürleşene kadar mücadeleye devam…  “Emek ve Kadın” konulu sempozyumda yapılan konuşmaların ardından soru-cevap bölümüne geçildi. Bir dinleyicinin “1 Mayıs’ı Taksim Meydanı’nda kutlayabilecek miyiz?” sorusu üzerine mikrofonu alan  Disk Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu; “1 Mayıs emektir, soldur, işçidir, umuttur, ülkenin geleceğidir. 1 Mayıs’ın ülkemizde özgürleştirilmesi için, Taksim Meydanının özgürleştirilmesi için bugüne kadar çok uzun mücadeleler verdik, çok bedeller ödedik. Bizim açımızdan 1 Mayıs Taksimdir. Bu seneki isteğimiz 1 Mayıs’ı adına uygun bir şekilde, eğer becerebilirsek Taksim Meydanı’nda kutlamak. Türkiye’de 1 Mayıs’ın Taksim meydanında kutlanmasının, meydanı özgürleştirmenin ötesinde çok büyük anlamı var. Bu sadece ülkemizde değil milyonlarca kilometre ötedeki kardeşlerimize bile çok büyük umut olacaktır. 1 Mayıs’ta Taksim Meydanı’nı özgürleştirene kadar mücadelemiz devam edecek” dedi.  Kadınlarla ilgili durumun Almanya’da da iç açıcı olmadığını söyleyen panelin diğer konuşmacısı, SPD Kadın Kolları ve “München ist Bund” Başkanı Micky Wengatz ; “Almanya yüz yıl önce SPD öncülüğünde kadınlar seçme seçilme hakkı kazandı ancak bu bir hediye değil haktı. Almanya’da da kadına şiddet olayları çok yüksek. Her üç günde bir kadın öldürülüyor. Maalesef bu dünyaya duyurulmuyor. Alman meclisine baktığımızda yarısının kadın olmadığını görebiliriz. Görüyorum ki maalesef durum Türkiye’de iyiı değil. Şiddete karşı çıkmak için gösteri yapan kadınlara şiddet uygulanıyor. Ama biz kadınların sesini duyurmaya devam edeceğiz. Türkiye ile bu konuda da dayanışma içerisinde olacağız” dedi. munihinsesi.com / özel
DİSK (Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu)’in ilk kadın Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliği çerçevesinde Münih Türkiye Halk Derneği tarafından gerçekleştirilen “Kadın ve Emek” etkinliğinin konuğu oldu. Çerkezoğlu, bu seneki 1 Mayıs’ı Taksim Meydanı’nda kutlamak için mücadelelerinin devam edeceğini söyledi.

Münih Türkiye Halk Derneği tarafından önceki gün gerçekleştirilen “Kadın ve Emek” konulu söyleşinin konukları DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, SPD Kadın Kolları ve “München ist Bund” Başkanı Micky Wengatz idi. 

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu; “Mustafa Kemal Atatürk’ün birçok ülkeden önce kadınlara seçme ve seçilme hakkını vermesi çok anlamlı bir gelişme maalesef ki kadın ve erkek günümüzde de eşit değil. Eşitliğin sağlanabilmesi için toplumun her kesimi tarafından bu eşitliğin kabul edilmesi gerekir. Hayatın her alanında yeniden üretilen eşitsizlik ile karşı karşıyayız. Yapılan araştırmalarda günümüzde her on kadından sadece üçü çalışabiliyor. Kadınlar aynı işi yaptıkları halde erkeklerden en az %20 daha az kazanıyorlar. Maalesef Kadın erkek arasındaki eşitsizliği eğitim ortadan kaldırmıyor. Eğitimleri ne olursa olsun kadınlarımız iş yerlerinde baskı, şiddet, mobbing ile karşı karşıya kalıyorlar. Bu konuda sendikalara da kadın olarak bizlere de çok büyük görevler düşüyor” dedi. 

Çözüm “sol politikalarda” 

Şuan sadece Türkiye’de değil tüm dünyada hiçbir şey vaat etmeyen, sadece baskı ve savaş vadeden bir sistemin bulunduğunu söyleyen Çerkezoğlu; “Maalesef içinde bulunduğumuz sistem kadın düşmanlığı vaat ediyor. O nedenle bu sistem gericilik, sağcılık, kadın düşmanlığı ile ayakta durabiliyor. Bu emperyalist, kapitalist sistemin dünyanın her yanında çözümü sosyal adaletli, eşitlikçi, adaletli politikalardır” dedi. 

8 Mart yürüyüşüne tek müdahale eden ülkeyiz… 

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü önceki gün Taksim Meydanı’nda kutlayan kadınlara polisin biber gazı ve plastik mermi ile müdahale ettiğine de değinen Çerkezoğlu; “ Dünyanın her tarafında 8 Mart akşamı gece yürüyüşleri, kadın yürüyüşleri olur. Bu yürüyüşlere tek müdahale edilen ülke ne yazık ki Türkiye. Tıpkı 1 Mayıslarda yaşadığımız tabloyu ilk kez bu 8 Mart’ta yaşadık. Her yıl yürüdüğümüz o sokaklarda, caddelerde bu yürüyüş engellendi. Var olan güçler ayrılığı ilkesinin, hukukun üstünlüğünün bütünüyle ortadan kaldırıldığı ve tüm yetkilerin tek kişide toplandığı başkanlık rejimi dedikleri yeni bir rejimin -tek adam - rejiminin (burada adam lafının altını çiziyorum çünkü diktatörlük rejimleri hep erkekler tarafından hayata geçirilir onun için de adı tek adam rejimidir) Türkiye’de de böyle baskıcı otoriter bir rejimin kurulmaya çalışıldığı bir dönemde 8 Mart’ı karşılıyoruz. O nedenle verdiğimiz bütün mücadeleler hem kendi emeğimize, bedenimize, kimliğimize sahip çıkma, özgürlük mücadelesi aynı zamanda bu ülkede ortadan kaldırılmaya çalışılan demokrasiye, cumhuriyete, ülkemize sahip çıkma mücadelesidir. Kadının eşit haklar ve özgürlük mücadelesi bizim topraklarımızda aynı zamanda demokrasiyi de, cumhuriyeti de yeniden kurma mücadelesidir” dedi. 

Taksim Meydanı özgürleşene kadar mücadeleye devam… 

“Emek ve Kadın” konulu sempozyumda yapılan konuşmaların ardından soru-cevap bölümüne geçildi. Bir dinleyicinin “1 Mayıs’ı Taksim Meydanı’nda kutlayabilecek miyiz?” sorusu üzerine mikrofonu alan 

Disk Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu; “1 Mayıs emektir, soldur, işçidir, umuttur, ülkenin geleceğidir. 1 Mayıs’ın ülkemizde özgürleştirilmesi için, Taksim Meydanının özgürleştirilmesi için bugüne kadar çok uzun mücadeleler verdik, çok bedeller ödedik. Bizim açımızdan 1 Mayıs Taksimdir. Bu seneki isteğimiz 1 Mayıs’ı adına uygun bir şekilde, eğer becerebilirsek Taksim Meydanı’nda kutlamak. Türkiye’de 1 Mayıs’ın Taksim meydanında kutlanmasının, meydanı özgürleştirmenin ötesinde çok büyük anlamı var. Bu sadece ülkemizde değil milyonlarca kilometre ötedeki kardeşlerimize bile çok büyük umut olacaktır. 1 Mayıs’ta Taksim Meydanı’nı özgürleştirene kadar mücadelemiz devam edecek” dedi. 

Kadınlarla ilgili durumun Almanya’da da iç açıcı olmadığını söyleyen panelin diğer konuşmacısı, SPD Kadın Kolları ve “München ist Bund” Başkanı Micky Wengatz ; “Almanya yüz yıl önce SPD öncülüğünde kadınlar seçme seçilme hakkı kazandı ancak bu bir hediye değil haktı. Almanya’da da kadına şiddet olayları çok yüksek. Her üç günde bir kadın öldürülüyor. Maalesef bu dünyaya duyurulmuyor. Alman meclisine baktığımızda yarısının kadın olmadığını görebiliriz. Görüyorum ki maalesef durum Türkiye’de iyiı değil. Şiddete karşı çıkmak için gösteri yapan kadınlara şiddet uygulanıyor. Ama biz kadınların sesini duyurmaya devam edeceğiz. Türkiye ile bu konuda da dayanışma içerisinde olacağız” dedi.

munihinsesi.com / özel

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve munihinsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.