KURAK GÜNLER'E YOĞUN İLGİ

Münih Türk Film Günleri ve Queer Film Festival Münih ortaklaşa organizasyonu ile Emin Alper’in yönetmenliğini yaptığı Kurak Günler (Burning Days) filminin gösterimi Almanya’nın Münih şehrinde kapalı gişe olarak özel gösterime sunuldu.

Senaryosunda homofobik ve linç kültüründen unsurların bulunduğu film, Türkiye’de Kültür Bakanlığı’nın Aralık ayında verdiği yapım desteğini geri çekmesi ile çok konuşulmuştu. Yönetmenliğini Emin Alper’in yaptığı, Selahattin Paşalı, Ekin Koç, Selin Yeninci, Erol Babaoğlu, Erdem Şenocak’ın oyunculuklarını üstlendiği Kurak Günler filmi Almanya’nın Münih şehrinde kapalı gişe oynadı. Yapımcılarından Çiğdem Mater’in şu an siyasi nedenlerden dolayı cezaevinde bulunduğu Kurak Günler filmi, senaryosunda homofobi ve linç kültüründen konuların bulunduğu gerekçesi ile Kültür Bakanlığı tarafından yapım desteği geri çekmesi ile çok konuşulmuştu. Olaylı filmin gösterimi öncesi Türkçe ve Almanca olarak konuşma yapan Münih Türk Film Günleri Ekibinden Esra Şahin ve Erkan Taşkıran; “Tüm biletlerin günler öncesinden satılmasının kendilerini çok mutlu ettiğini, bu özel gösterimle bir örnek oluşturmak ve LGBTQ+ haklarının özellikle kendileri için çok önemli olduğunu göstermek istediklerini” belirttiler. Münih Türk Film Günleri ile ilk defa ortaklaşa bir proje gerçekleştirdiklerini ve bundan son derece mutlu olduklarını belirten Queer Film Festivali Ekibinden Severina Kroll; “Bu bizim Türk Filmleri ekibi ile ilk iş birliğimiz. Kurak Günler’in içerisindeki queer bakış açısını, içeriğini, nüansları ve filmin ayrıntılarını çok özel bulduk. Türk Film günleri ile bundan sonraki iş birliğimizin artarak devam etmesini diliyorum” dedi. Eleştirmenlerin ve izleyenlerin büyük beğenisini kazanan toplumsal-politik gerilim filmi Kurak Günler, dünya prömiyerini 2022 Cannes Film Festivali’nde yaptı ve Kuir Palmiye ’ye aday gösterildi.  Filmin konusu… Kurak Günler ’de genç ve idealist Cumhuriyet Savcısı Emre, su sıkıntısı yaşayan bir taşra köyüne tayin olur ve kendini seçim zamanındaki yolsuzluklar, homofobi ve linç kültüründen örülü bir ağın içinde bulur. Deniz Gezginci- Münih