YÜCE ÖNDERİMİZ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK MÜNİH’TE BÖYLE ANILDI

T.C. Münih Başkonsolosluğu tarafından düzenlenen törende çağdaş Türkiye’nin kurucusu Yüce Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk vefatının 86’ncı yıldönümünde düzenlenen bir törenle anıldı. Anma töreninde HDF - Sosyal Demokrat Halk Dernekleri Federasyonu Başkanı Necip Şahin'in o sorusu çok konuşuldu.

Eğitim Ateşesi Dr. Akın Deveci moderatörlüğünde Münih Başkonsolosluğu Kabul Salonu’nda gerçekleştirilen anma törenine Sakarya Üniversitesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Haluk Selvi, Ludwig Maximilian Üniversitesi Türkoloji Kürsüsü Başkanı Prof. Dr. Mehmet Hacısalihoğlu konuşmacı olarak katıldı. Münih’teki Türk toplumunun her kesimden üyesini, sanatçılarını, bilim insanlarını, öğretmenleri, öğrencileri bir araya getiren anma töreni Almanya saatine göre tam dokuzu beş geçe Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına bir dakikalık saygı duruşu ile başladı. Saygı duruşunun ardından hep birlikte çoşkulu bir şekilde okunan İstiklal Marşı’nın ardından T.C. Münih Başkonsolosu Süalp Erdoğan günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yaptı. Aydınlanma öncüsü Atatürk… Konuşmasında Yüce Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün aydınlık Cumhuriyet’in aydınlanma öncüsü olduğunu belirten Süalp Erdoğan; ““Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün manevi huzurunda vefasını göstermek, vefatının 86.yılında bir araya gelen tüm misafirlerimizi içtenlikle selamlıyorum. Yüzyıl önce çağdaş bir ülkede fikri, vicdanı ve irfanı hür yaşamamızı sağlayan Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhuriyetimizin kurucularını saygı ve minnetle yad ediyorum. Toplumlar değerleri üzerine tesis edilir, hafızalarını canlı tutan anılarla yaşatılır, geleceğe projeksiyon tutan bir vizyonla ilerleme kaydeder. Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk’ün manevi şahsiyetine, ömrünü adadığı işlere ve geleceğe bıraktığı mirasa baktığımızda bu unsurların tümünü görmek mümkündür. Milletinden aldığı değer ve güçle büyük bir zaferin kazanılmasına öncülük eden kahraman bir komutan, Türk devletinin çağdaş dünyada öncü yerini almayı hedefleyen bir siyaset adamı. Bilim, sanat, kültür ve eğitim başta olmak üzere her alanda vizyon ortaya koyacak kurumlar ve eserler tesis eden bir aydınlanma öncüsü. Bunlar Atatürk’ün manevi kimliğini ortaya koyan çok sayıda örneklerden sadece bir kısmı” dedi. Bugün burada kadın bir diplomat olarak bulunmam Atatürk’ün sayesinde… T.C. Münih Başkonsolosluğu’nda diplomat olarak görev yapan Ateşe Hazal Can 10 Kasım ile ilgili yaptığı anlamlı konuşmasında “Bugün burada kadın bir diplomat olarak bulunmam Atatürk’ün sayesindedir” dedi. Ateşe Hazal Can: “Bugün Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü aramızdan ayrılışının 86’ncı yıldönümünde saygı, sevgi ve minnetle anıyoruz. 10 Kasım yalnızca bir anma günü değil aynı zamanda Atatürk’ün bize bıraktığı değerlere sahip çıkma, onun gösterdiği hedeflere olan bağlılığımızı bir kez daha hatırlama günüdür. Atatürk’ün mirası sadece bir ülkenin bağımsızlığını kazanması değil aynı zamanda çağdaş, demokratik, laik bir Türkiye’nin inşasıdır. Bugün burada bir kadın diplomat olarak bulunmam şüphesiz ki büyük vizyonun bir sonucudur. Atatürk’ün açtığı yolda kadınların kamusal alanda daha fazla yer alması, burada diplomat olarak Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil etme onurunu yaşamamı sağlıyor. Atatürk biz kadınlara sadece haklarımızı değil aynı zamanda sorumluluklarımızı da hatırlattı. Ülkemizi ileriye taşımak ve milletimize hizmet etmek biz kadınların en büyük görevidir. Atatürk’ün bize bıraktığı ve en büyük eserim dediği Cumhuriyet kadın erkek demeden herkesin eşit haklara sahip olduğu bir düzenin temelidir. Bu mirası koruyarak daha ileriye taşımak için kadınların diplomasi, siyaset, bilim, sanat ve toplumun her alanında aktif rol alması hayati önem taşımaktadır. Ulu Önder Atatürk’ü saygıyla anarken onun gösterdiği hedeflere doğru ilerlemeye kararlılıkla devam edeceğimizi ifade etmek istiyorum” dedi. Sakarya Üniversitesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Haluk Selvi, Ludwig Maximilian Üniversitesi Türkoloji Kürsüsü Başkanı Prof. Dr. Mehmet Hacısalihoğlu’nun konuşmacı olarak yer aldığı anma töreninde Atatürk’ün dönemi itibariyle ulusal ve uluslararası ölçekte nasıl bir yerde olduğu, toplumuyla bütünleşmede hangi yolları izlediği ve yarattığı değişime kaynaklık eden değerler ele alındı.   Padişah Atatürk’e git Anadolu’yu kurtar mı dedi? Yapılan konuşmaların ardından soru-cevap bölümüne geçildi. HDF – Sosyal Demokrat Halk Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Necip Şahin “Padişah tarafından Atatürk’e görev talimatında sanki git Anadolu’yu kurtar mı denmişti? Aksine hakkında idam fermanı çıkartılmıştı” sorusuna Prof. Dr. Haluk Selvi; “Bir konuşma süresi var bu konuşma süresi içerisinde planladığımız bazı noktalar kapalı kalmış olabilir” diyerek soruya açıklık getirmeye çalıştı. Münih Türk Toplumu’nun her kısımdan temsilciyle katılım gösterdiği anma töreni, paneli takip eden ikramın ardından sona erdi. Deniz Gezginci – Münih